Bediüzzaman Hazretleri Hizbü'l-Kur'ân'ı şöyle tarif eder:
"O Hizb-ül Ekber'deki âyât; bütün Resail-i Nuriye'nin ruhu esası madeni üstadı ve güneşidir." (Kastamonu Lâhikası)
"Hizb-ül Kur'an-ül Muazzam'ın hem fevkalâde ehemmiyeti hem faideleri; hem okumasında hiçbir vesvesenin gelmemesi hem bütün Kur'an'ın en sevablı âyetlerinin ihtivası hem Risale-i Nuriye'nin bütün esaslarını ve hakikatlarını cem'etmesi hem herkese hususan her vakit bütün Kur'anı okumağa fırsat bulamayan ve hâfız olmayanlara tamam Kur'anın bir nümune-i kudsîsi; hem tamam Kur'anın tevafuklu tab'ında bir misal-i musaggarı ve müjdecisi; hem maddî ve lafzî ve manevî parlak bir i'caz göstermesi gibi pek çok hasiyetleri var." (Emirdağ Lâhikası)
------------
Sâlisen: Bu Ramazan-ı Şerif'te Kur'anı zevk ve şevk ile okumak çok ihtiyacım vardı. Halbuki elemli hastalık maddî ve manevî sıkıntılar yorgunlukla ve meşgalelerin tesiriyle telaş ettim. Birden Hüsrev'in şirin kalemiyle yazılan mu'cizatlı cüzler ve Hâfız Ali ve Tahirî'ye pek çok sevap kazandıran parlak ve kerametli Hizb-ül Ekber-i Kur'aniye'yi birbiri arkasından okumağa başlarken öyle bir zevk ve şevk verdi ki bütün o yorgunlukları hiçe indirdi hiçbir vesveseye meydan vermeyerek pek parlak bir surette ders-i Kur'aniyeyi onlardan dinlerken bütün ruh u canımla arzu ettim ve kasd u azmettim ki mümkün olduğu derecede aynı Hizb-ül Ekber-i Kur'aniye gibi fotoğrafla mu'cizatlı Kur'anımızı tab'edeceğiz inşâallah. Said Nursî (EL-I. s.249)
------
Yine Hizb-i Kur'anımızın bahsine döneriz:
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın büyük bir kumandanı olan Hazret-i Üsame Radıyallahü Anh; bir gün "hamd"e ait bir gün "istiğfar"a ait âyetler bir gün "tesbih"e ait bir gün "tevekkül"e bir gün de "selâm" lafzına bir gün de "tevhid" ve "Lâ ilahe illâ hu"ya ait bir gün de "Rab" kelimesine ait bütün Kur'andan müteferrik surelerden bir Hizb-i Kur'anî çıkarmış kendine bir vird eylemiş. Demek böyle hizblere izn-i Peygamberî (A.S.M.) var.
Hem bizim Hizb-i Kur'anımız iman hakikatlarına dair âyetleri hususan sureler başlarındaki âyetleri cem'ettiğinden başlarında "Bismillahirrahmanirrahim" yazılmış. Bu hizb tamam Kur'anı okumağa büyük bir şevk verir. Noksaniyet vermez. Hem yirmi günde okunacak arzu edilen bazı imanî âyetler bir-iki günde bu hizbde okunduğundan bir zaman bütün surelerin başında bir kısım âyetleriyle beraber Risale-i Nur'un esasları olan bazı âyât-ı imaniyeyi kendime vird eylemiştim. Sonra bir hizb suretine girdi. Said Nursî (EL-II. s.150-154)
----------
Aziz sıddık ve fedakâr ve vefakâr kardeşlerim ve hizmet-i Kur'aniye ve imaniyede kuvvetli ve kıymetli ve çalışkan ve muktedir arkadaşlarım! Bu dünyada benim için medar-ı teselli sizlersiniz ve hakkınızda büyük ümidlerimi doğru çıkardınız. Cenab-ı Hak sizden ebeden razı olsun âmîn! ... Bir saat tefekkür bir sene ibadet-i nafile hükmünde... Bir misali "Nur'un Hizb-i Ekberidir" diye müşahede ettim ve kanaat getirdim. Sizlere Risalet-ün Nur'un Hizb-i Ekber'ini ve Kur'anın Hizb-i A'zamını göndermek isterdim. Fakat Hizb-i A'zam çok uzun olduğundan daha yazdıramadım. Hizb-i Ekber ise tercüme etmek istedim; şimdilik vazgeçtim. Sizin gibi kardeşlerin tercümeye muhtaç olmadığını düşünüp yalnız Arabî suretini göndereceğim inşâallah. (KL. s.10 11)
----------
Aziz sıddık kardeşlerim! Kur'an-ı Azîmüşşan ve Mu'ciz-ül Beyan'ın Hizb-ül Ekber-ül A'zam namında Resail-in Nuriye'nin menbaları ve esasları olan beşyüzden fazla âyâtları yazdık. Bu Ramazan'da size göndermeye muvaffak olamadık. İnşâallah bir vakit size gönderilecek. Umum kardeşlerimize birer birer selâm ve dua ederiz. Ve bu mübarek eyyamda ve leyalide dualarını isteriz. (KL. s.92)
----------------
Aziz sıddık kardeşlerim! ... Tahirînin Hizb-ül Ekber ve Vird-ül A'zam'ı tab' için İstanbul'a gitmesini bütün ruhumuzla onu tebrik ve muvaffakıyetine dua ediyoruz. İstanbul'da Şefik'ten başka Risale-i Nur'la ciddî alâkadarlar çoktur fakat adreslerini bilmiyorum.. (KL. s.143)
-------------
( Emin ve Feyzi'nin Isparta'lı kardeşlerine gönderilmiş bir fıkrasıdır.) Isparta'da bulunan kardeşlerimize! Latif bir rü'yanın kadere ait bir mes'eleyi şuhud derecesinde bize kanaat verdiği gibi o latif rü'yanın ikinci parçası bizlere manevî bir müjde ve beşaret verdiği cihetle siz kardeşlerimize beyan ediyoruz. Şöyle ki: ... Hem rü'yanın ikinci tabakasında Üstadımız diyor ki; ona ve Risale-i Nur'un heyetine bir ferman geliyor. Birden geldi o kudsî ferman Kur'an çıktı. Bunun tabiri aynı günün aynı tecrübe saatinde Hizb-ül Ekber-i Kur'anî ümid edilmediği o vakitte Âsiye Hanım'ın hanesinde tezyin için gönderilen Hizb-ül Ekber yüz senelik güzel bir kab içerisinde o kabın üzerinde sırma ile padişahın mühim fermanlardaki turra-i şahane işlenmiş gördük. Üstadımız dedi ki: Ferman geldi diye Kur'an çıktı. Şimdi de Kur'an'ın Hizb-ül Ekber'i geldi. Üstünde ferman turrası bulunduğundan Risale-i Nur'un heyetine beşaretli ve medar-ı feyz ü terakki ve bir ferman-ı Rabbanî hükmüne geçeceğini rahmet-i İlahiyeden bekleriz. Hem bu tabirden az sonra sizlerin kıymetdar hediyelerinizi aldık ki rü'yanın tam tâbiri çıktı. Orada bulunan umum kardeşlerimize selâm arz-ı hürmet eder dualarınızı isteriz. (hizbul kuran hizbul kuran kitap hayrat neşriyat hizbül kuran hizbul kuran ne demek El-Hizbü'l-Kur'aniyyü'l-Ekber bediüzzaman virdleri )
Risale-i Nur şakirdlerinden Emin Feyzi (STG. s.175)